En Büyük Beşiktaşlı Atatürk
3
   
Award
Favorite
Favorited
Unfavorite
Download
"... 16 Mayıs 1919 günü Şişli’deki evinden erken uyandı. Samsun’a yola çıkacak olan Mustafa Kemal öğle yemeğinden sonra, yanına validesi Zübeyde Hanımefendi ile yaveri Cevat Abbas beyi aldı. Akaretler caddesindeki evine geldi. Şişli’deki pansiyon olarak tuttuğu evde otururken, Beşiktaş’daki evinde de kiracı olmaya devam etti. Bitişiğindeki Beşiktaş Kulübü’nün hocaları, sporcuları ve Zabit arkadaşları Mustafa Kemal Paşa’yı uğurlamak üzere kapısının önüne yığıldılar.
Paşa, “Validem Hanımefendi’yi sizlere bir kez daha emanet ediyorum. Gözüm arkada kalmasın” dedi.
Mustafa Kemal Paşa son kez, annesinin elini sokak kapısında öpüp ona sarılırken, Beşiktaşlılar haykırıyordu;
“Kalbimiz seninle Paşam. Bizi unutmayınız”
Mustafa Kemal Paşa otosundan: “Mutlaka... Mutlaka” diyerek el sallıyordu.

Zübeyde Hanım: “Paşa Hazretleri beni Kulübü’ne emanet etti...”

Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıkışından günler sonraydı...
Zübeyde Hanımefendi’nin Beşiktaş Akaretler Caddesindeki evinin kapısını iki genç hanımefendi çaldı. Kapıyı Zübeyde Hanım açtı. Onları görünce sevinçle içeri buyur etti.
Bu iki genç hanıma kendi eliyle pişirdiği kahveleri ikram ederken ilk sözü, misafirlerinden daha yaşlı olanı aldı:
“Ziyaretimize hem sizin ellerinizi öpmek, hem de bir ihtiyacınız olup olmadığını sormak için geldik” dedi.
Zübeyde Hanım teşekkürle şu cevabı verdi:
“Paşa Hazretleri Anadolu’ya gittikten sonra sağolsunlar komşumuz Beşiktaşlılar hergün kapımı çalarak – Valide Hanım bir arzunuz, bizlere bir emriniz var mı?- diye sordular. Bana Paşa Hazretleri’ni hatırlatıyorlar. Onları çok seviyorum. İyi ki Selanik’ten doğruca buraya gelmişim. Paşa Hazretleri her zaman olduğu gibi bu defada cepheye giderken beni kulübüne emanet etti.”
Zübeyde Hanımefendi’nin iki misafirinden büyük olanı Muallime Şekibe Hanım’dı. Eşi Kurmay Albay Galatalı Şevket Bey tutukluydu. Zübeyde Hanım’ın ikinci misafiri Şekibe Hanım’ın kızkardeşi Muallime Adile Hanım’dı. Şekibe Hanım, Kandilli Kız Lisesi’nde Biyoloji muallimesi, kardeşi Adile Hanım ise Kumkapı İlkokulu’nun müdiresiydi. Adile Hanım’ın eşi de, Zübeyde Hanım’ın çok sevdiği Yüzbaşı Necati Bey idi. Bu sırada Necati Bey, Milli Mücadele için Anadolu’ya kaçmıştı. Zübeyde Hanım’ın gözlerinin önüne Selanik’ten kaçışı geldi. Necati Yüzbaşı, Zübeyde Hanım’ı lokomotifin kömürleri arasına saklayarak kışta kıyamette getirmişti.

YÜZBAŞI NECATİ PANKOĞLU Kendisi Fenerbahçe’liydi.. ATA’nın BEŞİKTAŞLI olduğunu ömrü boyunca anlattı

Yüzbaşı Necati Pankoğlu, 1911 yılında Mülazımsani (Üsteğmen) iken Trablusgrap’ta Binbaşı Mustafa Kemal’in yanında İtalyanlar’a karşı savaş açtı. Yüzbaşı Necati 1915 yılı şubat ayı ilk günleri içinde, Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım’ı Selanik’ten kaçırarak, Akaretler caddesindeki Beşiktaş Kulübü’nün yanındaki eve yerleştirdiğini, hayatı boyunca gururla anlattı.
Fenerbahçeli olan Yüzbaşı Necati Pankoğlu, Komutanı Mustafa Kemal’in 1904-1905 yıllarında Harbiye’de Kurmay Yüzbaşı iken 1903 yılında kurulan Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nü tuttuğunu öğrendi. Yüzbaşı, Mustafa Kemal’in kurucularının subay ve arkadaşları oldukları; eskrim-kılıç, gülle atma, süngü oyunları, güreş sporu yaptıkları için Beşiktaş Kulübü’nü tuttuğunu, her gittiği yerde anlatırdı..

Fenerbahçe Başkanı Dr. İsmet Uluğ’un da bulunduğu Kulüp Başkanları toplantısında karar verildi: “ATATÜRK BEŞİKTAŞLI”

1964 yılı her Pazartesi günü Türkiye Ligi’nin İstanbul Kulüp Başkanları, İstanbulspor’un Mısır hanındaki lokalinde toplanıyordu. Toplantıya katılan kulüp başkanları şöyleydi;
Beşiktaş – Hakkı Yeten
Fenerbahçe – Dr. İsmet Uluğ
Galatasaray – Ulvi Yenal
İstanbulspor – Ali Sohtorik
Vefa- Hayrullah Güvenir
Beykoz – Ziya Sönmez
Feriköy – Dr. Necati Karakaya
Kasımpaşa – Mehmet Gür
Karagümrük – İbrahim Sevin
Beyoğluspor – Napolyon
Dr. İsmet Uluğ’un Atatürk’e silah kaçırması anısından sonra, Kulüp Başkanlar’ı Atatürk’ün hangi Kulübü tuttuğunu tartıştılar. En güzel açıklamayı İstanbulspor Kulübü İkinci Başkanı Enis Pankoğlu yaptı; “Babam Mustafa Kemal’in yanında cephelerde bulunmuş, onun Subayı Yüzbaşı Necati’dir. Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ı Selanik’ten kaçırıp, getiren Yüzbaşı’dır. Mustafa Kemal, Babam ile Derne Cephesi’nde ve Selanik’te bulunurken Beşiktaş’ı tuttuğunu söylemiş. Babam hasta Fenerbahçeli’ydi. Yönetim Kurulu’nda idarecilik yaptı. Fenerbahçe’nin bir tek maçını kaçırmazdı. Bizlere, - Çocuklar ben maçtayken aranızdan biri ölürse, kesinlikle beni çağırmayın. İşinizi imam efendi halletsin – derdi. Babam Fenerbahçeli olmasına rağmen, Atatürk’ün Beşiktaş’a gönülden bağlı olduğunu her yerde söylerdi. Annem Adile Muallime ile teyzem Şekibe Muallime Hanımlar, Mustafa Kemal Samsun’a gittikten sonra, Zübeyde Hanım’ı Beşiktaş’taki evinde ziyaret edip, hatırı ile bir ihtiyacı olup olmadığını sormuşlar. Zübeyde Hanımefendi şu cevabı vermiş: “Sağolsun Paşa Hazretleri’nin Kulübü Beşiktaş’ın idarecileri, her gün gelip hatırımı sorarlar. Hepsini kendi çocuklarım gibi seviyorum. Paşa Hazretleri ne kadar iyi yapmış, beni buraya getirmiş.” Bu konuşmadan sonra Kulüp Başkanları karar verdi:

“ATATÜRK BEŞİKTAŞLI”
"