Install Steam
login
|
language
简体中文 (Simplified Chinese)
繁體中文 (Traditional Chinese)
日本語 (Japanese)
한국어 (Korean)
ไทย (Thai)
Български (Bulgarian)
Čeština (Czech)
Dansk (Danish)
Deutsch (German)
Español - España (Spanish - Spain)
Español - Latinoamérica (Spanish - Latin America)
Ελληνικά (Greek)
Français (French)
Italiano (Italian)
Bahasa Indonesia (Indonesian)
Magyar (Hungarian)
Nederlands (Dutch)
Norsk (Norwegian)
Polski (Polish)
Português (Portuguese - Portugal)
Português - Brasil (Portuguese - Brazil)
Română (Romanian)
Русский (Russian)
Suomi (Finnish)
Svenska (Swedish)
Türkçe (Turkish)
Tiếng Việt (Vietnamese)
Українська (Ukrainian)
Report a translation problem
Bağımsız stüdyolar tarafından yapılan ve yayınlanan bu oyunlar hiç olmadığı kadar çeşitli hale geldi. Minimal bütçe, maksimum tutku ile oluşturulan bu yapımlar video oyunlarının sanatsal kısmına ağırlık veren örnekler arayan ve modern oyunlardaki birkaç yapımı oynayıp bitirmiş kişilerin son durağı. Bununla beraber, indie yapımcılar AAA oyunların yapım süreçlerinin gelişmiş teknolojinin getirdiği daha fazla efor sarfetme ihtiyacından kaynaklanan sancılı olaylarından da nasibini almıyor (tabii oyununuz çok büyüyüp şirket açgözlülük yaparak yazarınızı ve tasarımcınızı kovmazsa... Sana diyorum ZA/UM).
2010'lardan sonra, özellikle de son 4-5 yılda oyunlar üstünden ayrışmaya başladık. 2000'li yıllarda oyunlar etrafında birleşirken şimdi ayrışıyoruz. 2010'dan sonra çıkan şeyler, video oyun endüstrisini sanattan eğlenceden uzak birer ticari malzemeye dönüştürdüler.