96
Produkter
anmeldt
462
Produkter
på konto

Seneste anmeldelser af PEZEVENG | Freaky③④

< 1  2  3 ... 10 >
Viser 1-10 af 96 forekomster
39 personer fandt denne anmeldelse brugbar
3 personer fandt denne anmeldelse sjov
141.8 timer registreret i alt (76.6 timer, da anmeldelsen blev skrevet)
TC devleti bana ceza vermeyeceğini garanti etsin archer oynayanları yakarak öldüreyim
Skrevet: 6. oktober.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
19 personer fandt denne anmeldelse brugbar
3 personer fandt denne anmeldelse sjov
15.5 timer registreret i alt (11.2 timer, da anmeldelsen blev skrevet)
Anmeldelse for emne med tidlig adgang
sophie çok tatlı ısırcam yeni güncellemede mutlaka bir şey yaşamamız lazım
Skrevet: 31. januar 2023.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
129 personer fandt denne anmeldelse brugbar
73 personer fandt denne anmeldelse sjov
0.1 timer registreret i alt
olumsuz oy vermek için aldım şimdi iade ediyorum.
Skrevet: 29. august 2022.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
3 personer fandt denne anmeldelse brugbar
5 personer fandt denne anmeldelse sjov
4.9 timer registreret i alt (1.4 timer, da anmeldelsen blev skrevet)
keşke lilly gerçek olsa
Skrevet: 28. august 2022.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
Ingen har vurderet denne anmeldelse som hjælpsom endnu
3 personer fandt denne anmeldelse sjov
5.4 timer registreret i alt
Oyun yapımcılığı konusunda en sağlam madenlerden biri Polonya. Bugüne kadar sayısız oyuna imza atan ve oyuncuların hayatında yer eden Polonyalı oyun stüdyolarının en önemlilerinden biriyse The Witcher serisinin yapımcısı CD Projekt Red. Günümüzde bir üçleme haline gelen RPG serisi ilk olarak 2007 yılında oyuncuların karşısına çıkmıştı, 2011 yılındaki devam oyunuyla popülaritesini artırdı ve 2015 yılındaki son oyunla zirve yaptı. Mayıs ayında üçüncü yaşını kutlayacak oyun halen türünün en iyi örneklerinden biri konumunda ve ben de hal böyleyken oyunun hikayesi, karakterleri ve genişleme paketleri hakkında genel bir bilgilendirme yapmak istedim.

The Witcher 3’ün hikayesi

Oyunun hikayesi en kısa haliyle “Ciri’yi bulmak” şeklinde özetlenebilir. Geralt bu oyunda maceraya ilk olarak Yennefer’i arayarak başlıyor. Ciri’nin küçüklüğünü gördüğü bir kabustan uyanan Geralt, gördüğü kabusu Vesemir’e anlattıktan sonra ikili yola koyuluyor. Yolculukları sırasında griffin saldırısına uğrayan bir köylüyü kurtaran Geralt ve Vesemir, ondan aldıkları bilgiyi takip ederek White Orchard’a varıyor ve Nilfgaardian’ın yüzbaşıyla griffin’i öldürme karşılığında Yennefer’in nereye gittiği bilgisini takas etme konusunda anlaşıyor. Gördüğünüz üzere “Ciri’yi bulmak” şeklinde özetlediğim hikayede şu ana kadar Yennefer’in izinin sürülmesini anlattım. Şöyle ki asıl görev, Geralt ve Yennefer ikilisinin yolları kesiştikten sonra başlıyor ve İmparator Emhyr’in kızı Ciri’yi arayamaya başlıyoruz. Eh, bundan sonrasını anlatmaksa spoiler’a giriyor, haliyle hikayenin devamını keşfetme görevini size bırakıyorum.
The Witcher 3 karakterleri

Geralt of Rivia

Oyunun başrolünde yer alan ve Beyaz Kurt olarak da adlandırılan Geraltsadece dövüş teknikleri konusunda değil, hayatta kalma yöntemlerinden simyacılığa kadar hemen hemen her konuda kusursuz bir savaşçı olmak için çocukluğundan itibaren eğitim görmüştür. Kadınların başını döndüren karizmasıysa hayatına birçok kadınının girmesini kaçınılmaz kılmıştır.

Yennefer

Geralt’ın gerçek aşkı Yennefer ilk olarak ikinci oyundaki geçmişe dönüş (flashback) sahnelerinde yüzünü gösterdi ancak kendisi üçüncü oyunda başrolde yer alıyor. Zaten oyunun ilk bölümü de Yennefer’i aramakla geçiyor ve aşıklar kısa sürede birbirlerine kavuşuyorlar. Geralt’a sorsanız Yennefer’in en önemli özelliklerinden biri leylak ve bektaşi üzümü kokmasıdır.

Triss

Efsanevi bir Temerian büyücüsü olan Triss, aynı zamanda Geralt’ın aşıklarından biridir. İlk oyundan itibaren Geralt’ın yanından ayrılmayan, hatta yaralarına merhem olan Triss üçüncü oyunda da önemli bir yer tutuyor. Oyunun büyük bir kısmında Ciri’yi arayan Geralt, bu konuda Triss’in de yardımına başvuruyor ve ondan önemli bilgiler ediniyor.

Ciri

Cirilla Fiona Elen Riannon, namı diğer Ciri üçüncü oyunun hikayesinin merkezinde yer alıyor. İmparator’un kızı olan Ciri, Geralt tarafından“witcher” eğitimi alması için küçük yaşta Kaer Morhen’e götürülmüştür. Bir süre sonra Wild Hunt’ın peşine düşmesiyle ortadan kaybolan Ciri’yi bulma göreviyse tabii ki Geralt’a verilir.
Geralt, sevgilileri ve Ciri dışında oyunda birçok önemli karakter daha mevcut tabii ki. Ciri’nin babası İmparator Emhyr var Emreis, Geralt’ın babası gibi gördüğü Vesemir, eski yoldaşı Letho ve Geralt’ın yakın arkadaşları Dandelion ile Zoltan Chicay oyunda yüzünü gösteren başlıca isimler.
Skrevet: 9. august 2022.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
3 personer fandt denne anmeldelse brugbar
1 person fandt denne anmeldelse sjov
5.1 timer registreret i alt
Tastamam bir Half-Life paketinin içinde gelen bir oyundu Portal. Gerçi videolarını önceden izlemiştik ancak kimse paketin içinden bu denli sıkı bir deneyim çıkacağını ön görememişti. Çıktığı sene yılın oyunu ödüllerine layık görülen Portal artık başlı başına bir marka haline gelmiş durumda. Manyak yapay zeka GLaDOS’la işimiz henüz bitmemiş anlaşılan. Aperture Science’ın laboratuvarlarına bir kez daha Chell olarak geri dönüyoruz. İlk oyun kendine özgü bir dünya yaratmayı ve eşi benzeri olmayan bir deneyim yaşatmayı başarmıştı. Bir FPS oyunu olan Portal, hatırlayacak olursanız tamamen bulmaca çözmeye dayalı bir oynanışa sahipti. Aperture Science’ın üretimi olan cihaz sayesinde farklı geçitler açarak test bölümlerini geçmeye çalışıyordunuz. Fakat Portal’ı bu denli fenomen haline getiren sadece zeka ürünü bulmacalarla dolu olan bölümleri değil, tuhaf espri anlayışı, garip diyalogları ve özgün senaryosuydu.

“CAKE IS A LIE”
Portal 2’nin en güzel tarafı, kendini ilk oyuna benzetme çabasının olmaması. Aksine ilk oyunda sevilen ne varsa, bunu genişletmeye; hem senaryo anlamında hem de oynanabilirlik anlamında üzerine ekleyerek gitmeye çalışan bir oyun. Ve evet, hala türünün tek örneği… Tek kişilik bölüm, ilk oyundan sonra neler olduğunu cevaplayacak şekilde başlıyor. İlk oyunda bizi kızartmaya çalışan GLaDOS’u yok etmiştik hatırlarsınız. Oyunun zaman algısı biraz farklı olsa da içinde bulunduğunuz mekanda geçmişte yaşananların izleri halen duruyor. (GLaDOS, Aperture Laboratuvarlarını işletmek için kurulmuş bir yapay zekayken, işleri çığırından çıkarıp tüm personeli sinir gazıyla öldürmüştü. Karakterimiz Chell ise GLaDOS’un deneklerinden biriydi.) Oyunun hemen başında son derece muhabbet seven bir yapay zekayla karşılaşıyoruz. Bu arkadaşımız kendisiyle takım halinde hareket etmemiz durumunda bizi yok edilmekten kurtaracağını söylüyor. Bu noktada bir şeye çok şaşırdığımızı söylememiz gerek: Portal 2’nin diyalogları ve seslendirmesi inanılmaz başarılı. Hemen hemen tüm karakterlerin mekanik olduğu bir oyun içinde karakter işlenişinin en “benim” diyen oyunlardan daha başarılı olması gerçekten çok ilginç bir durum. Ancak oyunun diyalogları kadar başarılı bir diğer unsursa senaryo akışı. Burada spoiler vermek gibi dertlerimiz yok ancak sadece oyunun içinde, yaşayacaklarınızı daha önce herhangi bir oyunda yaşamadığınızı söyleyebiliriz. Oynanıştan kısaca bahsetmek gerekirse, tüm deneyimin bulmacalar üzerine kurulu olduğunu belirtebiliriz. Aperture Science’ın Portal Gun’ı iki farklı geçit kapısı açıyor. Bu iki farklı geçit kapısını kullanarak birinden girip diğerinden çıkıyorsunuz. Portal Gun duvarlarda, yerde ve tavanda bu geçitleri açmanıza izin veriyor. Oyun dinamiği basitçe bu kurgu üzerine kurulu. İlk oyunu oynamamışsanız sorun yok. Portal 2’nin öğrenme eğrisi oldukça kısa. Zaten oyunun en başı alıştırma şeklinde geçtiği için kısa bir süre sonra olayı çözmüş oluyorsunuz. Elbette sonradan daha karmaşık hareketleri de yapmak durumunda kalıyorsunuz. Fakat oyunun geçiş evresi son derede yumuşak olduğundan daha siz ne olduğunu anlamadan sadece portalleri düşünürken buluyorsunuz kendinizi. Bu başlangıç Portal hayranları için yavan gelebilir ancak hikaye öyle bir bağlanıyor ki zaten siz hissetmeden daha zor bulmacaların içinde buluyorsunuz kendinizi. Zaten çok geçmeden de GLaDOS’un halen bir şekilde yaşadığı ortaya çıkıyor. Ve kendisi sizi gördüğünde hiç de mutlu olmuyor.

BİLİM AMA KİMİN İÇİN?
Portal 2’nin alanları ilk oyuna göre çok daha çeşitli. Aperture Science’ın çürümekte olan koridorlarını arşınladıkça çok daha farklı mekanlar çıkıyor karşınıza. Elbette bu durum çok daha farklı bulmacaların olduğu anlamına da geliyor. Portal 2’nin başarılı olduğu bir diğer konu da tam olarak bu. Oyun size yepyeni araçlar ve yüzeyler sunuyor. Bunların kullanımını keşfetmeyi de tamamen size bırakıyor. Son derece zekice tasarlanmış bulmacaları çözmeye çalışırken, size sunulan tüm araçları kullanmak durumunda kalıyorsunuz. Etrafınızı çok çok iyi gözlemlemeli ve en delice gelen çözümleri bile mutlaka denemelisiniz. Bazen ortalık çözümsüz gibi görünebiliyor ama en zor çıkışın bile müthiş basit bir yolu mutlaka var.

TUHAF ESPRİLER
Tek kişilik mod yaklaşık olarak sekiz-dokuz saat kadar sürüyor ki bu ilk oyunun neredeyse iki katı demek. Oyunu bir kere bitirdikten sonra tekrar oynamak ister misiniz bilinmez. Bu noktada keşke tekil test odaları konulsaymış dedik. Belki yanına bir de online sıralama falan da olsaymış anlamlı olabilirmiş. Ancak şurası kesin ki bitirdikten sonra oyun zihninizde biraz demlenecek ve bir süre sonra sırf o diyalogları tekrar işitmek için oyunu tekrar oynamaya başlayacaksınız. Oyunun tek seçeneği bu değil. Portal 2’yi bir arkadaşınızla birlikte co-op olarak da oynayabilirsiniz. İki kişilik oyunsa bambaşka bir deneyim. Bu kez yine GLaDOS tarafından test edilen iki robotu oynuyorsunuz. Kesinlikle denenmeli. Oyunun bu modunu hem online olarak hem de aynı platform üzerinden bölünmüş ekranda oynayabilirsiniz.

BUNCA YILIN ARDINDAN
Bir de Source motoru var tabii ki… Neredeyse 18 yılı devirmiş bir oyun motorunun bu denli şık ve optimize grafikler verebiliyor olması gerçekten takdir edilesi bir durum. Portal 2 tamamen fiziksel etkileşime dayalı bir oyun ve Source bu konuda da halen çok tatminkar. Geçen yıl video oyun ödülleri dağıtılırken Portal 2, en çok beklenen oyun seçilmişti. Bu unvanı ne kadar hak ettiğini de bu şekilde kanıtlamış oldu. Her anlamda mükemmel, ezber bozan ve zeka ürünü bir oyun. Kesinlikle denemeden geçmeyin.
Skrevet: 10. april 2022.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
5 personer fandt denne anmeldelse brugbar
2.3 timer registreret i alt
Yeni bir patojen insanlığın sonunu getiriyor. Tüm dünya patojeni çözek ve tedaviyi bulmak için seferber oluyor. Tüm spor aktiviteleri iptal ediliyor. Ve tüm ülkeler bir olup patojen ile ilgili çalışmalara başlıyor. Hükümetler düşüyor, anarşi başlıyor, dünya nüfusu gitgide azalıyor ve insan ırkı yok oluyor. Plague Inc. Evolved…

Plague Inc. Evolved, yaratmış olduğunuz virüsü tüm dünyaya bulaştırmaya ve insanlığı yok etmeye çalıştığınız psikopat işi bir oyun. Oyunda oluşturmuş olduğumuz patojeni dünya sağlık örgütlerinin çabasına karşılık geliştiriyor ve hastalığın dünya çapında bir salgın haline gelmesini sağlıyoruz. Amacımız insanlığı yok etmek, mücadele ettiğimiz şey ise hükümetler ve sağlık örgütleri. Oyunda bulunan:
Bakteri
Virüs
Mantar
Nöraks Solucanı
Parazit
Prion
Nekroa Virüsü
Nano Virüs
Biyolojik Silah
Maymun Gribi
patojenlerinden herhangi birini seçip, patojenin ismini yazıp oyuna
başlıyoruz. Bu patojenlerin herbiri kendine has özellikler içerirken
kimi ile bir zombi salgını yapabilir, kimi ile bir kuş gribi türü
oluşturabilirsiniz. Oyuna dahil olduğumuzda karşımıza gelen dünya
haritasında dilediğimiz herhangi bir yerde hastalığı ilk insana
bulaştırıyoruz.

Hastalık gün geçtikçe yayılırken oyun esnasında karşımıza çıkan haberler doğrultusunda virüsü mutasyona uğratıyoruz. Bu sayede virüsün:

Yayılma
Belirti
Yetenek
gibi unsurlarını kendi stratejimize göre ve dünyadan gelen haberlere göre geliştirerek virüsü insanlığın düşmanı haline getiriyoruz. Virüsü geliştirmek için oyunda bulunan DNA puanlarına ihtiyacımız oluyor. Bu DNA puanları virüs yayıldıkça ve virüs kendi kendine mutasyona uğradıkça bize geliyor. CDC’nin dünya için yapmış olduğu açıklamalara bakarak virüsü oldukça çözümsüz bir hale getirerek tedaviyi imkansız kılıyoruz. Tamamen sizin düşüncenize kalmış olan özelliklerden örnek olarak hava yolu ile bulaşma, kemirgenler ile bulaşma yahut vücutta oluşturduğu etkileri kontrol edebiliyoruz.Ülkelerin bilgilerine bakarak virüsün hangi bölgelerde yavaş veya hızlı yayıldığını kontrol edip ona göre patojenimizin özelliklerini değiştiriyoruz. Örneğin Rusya’da bulaşan virüsün sıcak havada yaşam aşansı olmuyor bu nedenle o özellikleri ona entegre ediyoruz. Hükümetler düştükçe çözüm süreci de yavaşlamış oluyor ve bu sayede amacımıza ulaşıyoruz.

Oyunu kazandığımızda, yani tüm insanlığı yok ettiğimizde ise bizlere
patojenlerimiz için bir rün sayfası açılıyor bu sayfada patojenin
başlangıçtaki özelliklerini belirliyoruz. Bu özellikler sayesinde daha
hızlı gelişebiliyoruz. Vermiş olduğumuz rünler tüm patojenlerimize etkin oluyor.

Plague Inc. Evolved dünya üzerinde daha önceden yaşanmış salgınların gerçek senaryolarını da bizlere sunuyor. Bu senaryoları oynayarak virülerin ne kadar güçlü olduğunu ve kaç insanın ölümüne sebep olduğu da görmüş oluyoruz. Bunun yanında kendi senaryomuzu oluşturabiliyor hatta özel oyunlar oluşturabiliyoruz.
Skrevet: 10. april 2022.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
1 person fandt denne anmeldelse brugbar
4.7 timer registreret i alt (2.0 timer, da anmeldelsen blev skrevet)
Don’t Starve Together, Klei Entertainment tarafından geliştirilen 2 boyutlu ve sempatik grafiklerine rağmen oldukça zor bir hayatta kalma oyunu olan Don’t Starve’ın çok oyunculu versiyonu.

Tek oyunculu versiyonunda da olduğu üzere modlanabilir özelliğe sahip Don’t Starve Together, kendine has şeker grafikleri ve oyunun gidişatına göre tüylerinizi ürpertebilecek çeşitli oyun müziklerine sahip.

Oyundaki amaç yukarıda da belirttiğim üzere hayatta kalmak. Ancak bunu tek başınıza başarmanız oldukça zor. Zira oyuna başlarken seçtiğiniz her karakterin kendine özgü artıları ve eksileri bulunmakta. Dolayısıyla hayatta kalmak istiyorsak ekip çalışması şart. Öncelikle bunu bilmeli ve oyuna başlarken bu önemli detayı aklımızda tutmalıyız.

İsterseniz incelememize karakterlere bir göz atarak başlayalım. Oyunda Wilson, Willow, Wendy gibi sayısı 10’u geçen karakter mevcut. Ancak bu karakterlerin hepsini oyunu açar açmaz seçmemiz mümkün değil. Ne kadar tecrübe puanı o kadar karakter. Bu nedenle biz Wilson’u seçerek ve tanıyarak oyuna başlıyoruz.

Wilson, Don’t Starve’dan tanıdığımız bir karakter. Karakterin öne çıkan özelliği sakal uzatabilmesi. Kulağa çok “cool” geliyor olabilir ama oyunda “cool” olmaktan ziyade hayatta kalmaya ihtiyacımız olduğunu varsayarsak bu sakalın ne işe yaradığını merak ediyor olabilirsiniz. Wilson’un sakalı, onun soğuklarda donmasını önleyebiliyor. Eğer havalar yeterince sıcaksa ve kışa daha çok varsa bu sakalı kesip çeşitli eşyaların yapımında da kullanabilirsiniz. Küçük bir not, Wilson’un 150 açlık, 150 sağlık ve 200 ruh sağlığı bulunmaktadır.

Eğer daha önce Don’t Starve oynamadıysanız bu açlık, sağlık ve ruh sağlığının ne işe yaradığını merak ediyor olabilirsiniz. Oyunun adından da anlaşılacağı üzere (Don’t Starve = Acıkma) oyun boyunca midemizi dolu tutmamız gerekiyor. Bunun için çevrede bulunan hayvanları inşa edeceğimiz çeşitli tuzaklar vs aracılığıyla yakalayabilir veya meyve toplayabiliriz. Saman ve çalı çırpı aracılığıyla da gece hayatta kalmak için yakmamız gereken ateşte belli başlı yiyecekleri ısıtarak hem saklama ömürlerini uzatabilir hem de onları daha doyurucu bir hale getirebiliriz. Bunun dışında küçük bir tarla aracılığıyla tarım yapmak da işinize gelebilir ancak bunun için bir miktar bizon kakasına ihtiyacınız olacak. Bok deyip geçmeyin, toplayın onları. Sağlık ise adı üstünde can sağlığımızı belirtiyor. Yani bize bir hayvanın saldırması durumunda sağlığımız azalıyor ve hayati tehlikeler yaşayabiliyoruz. Yenilebilir bazı bitkiler sağlığımızın artmasını sağlayabildiği gibi zamanla da sağlığımız kendiliğinden düzelebiliyor. Ruh sağlığı ise zihinsel olarak ne kadar sağlıklı olduğumuzu belirten gösterge. Medeniyetten uzak bir ortamda hayatta kalmaya çalışmak haliyle karakterimizin ruh sağlığını etkiliyor. Çiçek toplamak bile ruh sağlığınızın artmasını sağlayabilir, o derece medeniyetten uzakta bir yaşam mücadelesinden bahsediyoruz. Ruh sağlığımızın çok düşmesi durumunda bir nevi deliriyoruz ve canlı yaratıkların dışında bir de hayali yaratıklar ile uğraşıyoruz.

Yukarıda belki dikkatinizden kaçmış olabilir fakat tekrar belirtmekte fayda var, hayvanlar size saldırabilir. Vahşi bir hayattan bahsediyoruz sonuçta. Dolayısıyla civardan odun, taş vs toplayarak kendimize bir silah veya zırh edinmemiz mantıklı olacaktır. Üstelik balta, kazma gibi aletleri hem silah hem de kaynak toplamamızı sağlayacak birer araç olarak kullanabiliriz.

Yine yukarı da belirttiğim üzere geceleri hayatta kalmak için ateş yakmak zorundayız. Aksi takdirde zifiri karanlıkta daha ne olduğunu bile anlayamadan bir hayvana yem olabilirsiniz ki bu oyunun sona ermesi anlamına geliyor. Ateş şart. Ateş yakmak için çalı çırpı ve samana ihtiyacınız var. Tabii siz işin içine birazcık bilim katarak daha uzun ömürlü bir ateş yakabilir ve daha geniş bir alanı aydınlatarak hareket alanınızı genişletebilirsiniz.

Oyunun en mühim özelliklerinden bir tanesi de crafting, yani malzemeleri birleştirerek farklı malzemeler elde etmek. Bu işlemi sol tarafta bulunan menüden yapabildiğimiz gibi yine küçük bir bilim katkısıyla inşa edebileceğimiz çeşitli aletler aracılığıyla da yapabilirsiniz. İnşa edebileceğiniz alet yelpazesini genişletmek için sol menüden seçerek bir bilim makinesi inşa edebilirsiniz. Bu bilim makinesinin belli bir mesafeden fazla uzağına gitmediğiniz sürece sol menüde bulunan inşa edilebilir aletlerin sayısı artacaktır.

Oyuna başladığınızdaki şartların zorluğu katıldığınız server’a göre çeşitlilik gösterecektir. Yani bir server’a girdiğinizde işinizi oldukça kolaylaştıracak aletlerin mevcut olduğu kurulu bir köyle veya büyük çoğunluğu diğer oyuncular tarafından toplanmış sınırlı kaynaklarla karşılaşabilirsiniz. Her ne ile karşılaşırsanız karşılaşın ilk hedefiniz en sağlam şekilde kışa hazırlanmak olsun, aksi takdirde çok büyük zorluklar çekebilir ve ölebilirsiniz. Oyunun belki de en acımasız tarafı dondurucu soğuklar. Bu acımasız soğukların dışında dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise canavarlardır. Eğer yeteri kadar ilerlemeyi başarabilirseniz iki farklı noktada yerleşim yeri kurmanızı ve birinin herhangi bir sebepten yıkılması durumunda diğer yerleşim yerine taşınarak durumunuzu düzeltene kadar idare etmenizi tavsiye ederim.

Özetle Don’t Starve Together sizi saatlerce ekrana kitleyebilecek özelliklere sahip oldukça güzel bir oyun. Oynamanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.
Skrevet: 27. november 2021.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
35 personer fandt denne anmeldelse brugbar
5 personer fandt denne anmeldelse sjov
699.0 timer registreret i alt (10.7 timer, da anmeldelsen blev skrevet)
“Bir şey söyleyeyim mi? Ben senden çok şüpheleniyorum. Sen kesinlikle bir imposter olmalısın!” İşte Among Us tam olarak böyle bir oyun…

Özellikle son zamanlarda popülaritesini bir hayli artıran, Twitch’te çok izlenen yayınlardan düşmeyen Among Us nasıl bir oyun birlikte göz atalım.

Among Us Nasıl Oynanır?

Vampir köylü oyun mantığını birçok kişi bilir. İşte Among Us bu mantığa dayanıyor. Ama şimdiden söyleyen Among Us basit bir vampir-köylü oyunundan çok daha fazlasını veriyor size.

PC ve mobil platformlarında bulunan oyun 10 kişiye kadar oynanabiliyor. Oynayabilmek için en az 4 kişilik bir odada olmanız gerekiyor. Dilerseniz kendi arkadaşlarınızla dilerseniz de yabancı oyuncularla oynayabiliyorsunuz.

Among Us Nasıl Bir Oyun?

Herhangi bir odaya dahil olduktan sonra birkaç farklı harita ve oyun ayarlarını da kararlaştırdıktan sonra eğlence başlıyor. Oyun yükleme ekranında rastgele imposter ve crewmate olarak atanıyorsunuz. Eğer yan yana birileri ile oynuyorsanız ekranınızı gizleyin, oyunun sesini kapatın önce. Sonra imposter olduğunuz aman sen ekranımı gördükten aman sesimi duydun olmasın.

Oyuna başlarken imposter olduysanız kırmızı bir imposter yazısı ile oyuna başlıyorsunuz. Herkesin aynı yerde oyuna giriş yapması kargaşayı başlatıyor. Kimin imposter olduğunu bilmiyorsunuz ve imposter da sizi ayrı noktalarda kimsenin görmediği anlarda öldürmeye çalışacak. Imposter sadece bundan ibaret değil. Bir de sabotaj yeteneği var. Haritanın belli odalarındaki oksijeni, elektriği kesebiliyor.

Ama bunu çok sık yapmayın çünkü sol üstteki görev barı dolarsa oyunu kaybedersiniz.

Imposter olmayanlar da bu kesintileri hızla tamir etmeye çalışıyor yoksa ölecekler çünkü. İşte bu kargaşada Imposter olmak çok eğlenceli. Ayrıca Imposterlar, vent adı verilen havalandırmaları da kullanarak bir nevi teleport yapabiliyorlar. Ama dikkatli olun mantıksız hareketlilik sizi ele verebilir.

Imposter’ın öldürdüğü kişiler hayalete dönüşüyor. Oyuna doğrudan etki edemiyorlar ama oyundan da çıkmıyorlar. Aksine daha özgürce dolaşıyorlar. Onları kimse duymuyor, görmüyor. Ve gerçek bir hayalet gibi duvarlardan da geçebiliyorlar!

Eğer Imposter’ın öldürdüğü cesedi bir başkası görürse hem report yapabiliyor. Bu report ekranında da eğer birinden şüphelendiyseniz veya birini öldürdüğünü gördüyseniz sohbette bunları anlatmanız lazım. Imposter oynuyorsanız çok stratejik olmanız gerekiyor tabii.

Imposter sayısını seçebiliyorsunuz. Tek başınıza da olabilirsiniz 2-3 kişilik imposter ekibinin bir parçası da.

Crewmate oynuyorsanız oyunu çok iyi takip etmeniz gerekiyor. Eğer şüphelendiğiniz birisi varsa veya net şekilde gördüyseniz acil toplantı butonuna basabilirsiniz. Ama dikkat edin yolda kurban olabilirsiniz. Acil toplantılarda da sohbet ekranı geliyor ve orada neden bastığınızı anlatıp ekibinizi ikna ederek Imposter oylaması yaptırıyorsunuz.

Bunun dışında Imposter’ın sabotajlarını tamir etmek yalnızca sizi hayatta tutmuyor aynı zamanda da zafere yaklaştırıyor. Sol üstteki görev barı dolduğunda Imposter hayatta dahi olsa oyunu kazanmış oluyorsunuz.

Eğer Crewmate olarak öldüyseniz bir hayalet oluyorsunuz ve diğer hayaletler ile birlikte oyunda serbest şekilde dolaşıyorsunuz. Bunun yanı sıra basit görevleri yerine getirerek takımınızın galibiyete ulaşmasında küçük katkılarda bulunabiliyorsunuz.

Among Us’ta dilerseniz kendiniz oda kurabilir ekip toplayabilirsiniz, dilerseniz kod ile özel odalar oluşturarak takım arkadaşlarınızı davet edebilirsiniz. Aynı ortamda oynuyoruz diyorsanız da aynı İnternet bağlantısını kullanarak ortak bir oyuna da girebiliyorsunuz. O odaya sizden başkası giremiyor.

Among Us Neden Popüler Oldu?

Among Us son derece keyifli, kısmen ücretsiz ya da düşük fiyatlı, şirin ve sürükleyici bir oyun. Özellikle sevdiklerinizle oynadıkça harika bir oyun oluyor. Şahsen ben arkadaşlarımı Imposter olarak oynarken odaya çağırıp gizlice katletmekten haz duyuyorum, tavsiye ederim!
Skrevet: 17. december 2020.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
Ingen har vurderet denne anmeldelse som hjælpsom endnu
1 person fandt denne anmeldelse sjov
5.2 timer registreret i alt
kart düşürmek için ideal bir oyun
Skrevet: 29. november 2020.
Fandt du denne anmeldelse brugbar? Ja Nej Sjov Pris
< 1  2  3 ... 10 >
Viser 1-10 af 96 forekomster