Kukaan ei ole vielä merkinnyt tätä arviota hyödylliseksi
2 käyttäjän mielestä tämä arviointi oli hauska
Ei suositeltu
2.8 tuntia kahden viime viikon aikana / yhteensä 2,881.4 tuntia (2,525.6 tuntia arvostelun laatimishetkellä)
Julkaistu: 6.1.2016 klo 5.38
Muutettu 28.3.2023 klo 3.22.

CS:GO-arvostelu
Beşten fazla hesapta, Silver'dan Global eloya kadar, yaklaşık beş bin saate yakın bir oyun deneyimim oldu. 2015'te oyunda gelişmek adına yeterli Türkçe kaynak bulunmaması sebebiyle (sonrasında keşfettiğim Glaxycsgo'ya teşekkürler) ilk 500 saatimi, oyunu önceki CS oyunlarıyla (1.6, 1.8, Source) kıyaslayarak, yeniliklerini keşfetmeye, "competitive" oyun etiketine ve oyunun kendi mekaniklerine alışmaya çalışarak geçirdim. Sonrasında competitive oyun tarzının oyuncuyu eninde sonunda ittiği, "oyunu daha iyi oynamak için training yapmak" partına geçiş yapmış bulundum. Oyuna başladığımdan beri her zaman internet erişimine sahip olmadığım sebebiyle, online olabildiğim zamanlarda daha iyi oynayabilmek için offline olarak onlarca saat training yaptığımı hala hatırlarım. Oyun hakkında kendim adıma yeterli otobiyografi yaptığımı düşünerek oyun adına bir şeylerden bahsetmeye geçiyorum.

CS:GO iyi bir fps, başta ping olmak üzere stabil server değerleri, monitör hertzi ve bu donanımsal özelliklerin yanında oyuncusundan hem zaman hem de mental stabilite isteyen de bir oyun. Bir oyunu oyun yapan şeylerden belki de hepsi CS:GO'da bulunur. Silah var, sıkıyorsun, düşmanların ölüyor, oyuncu tatmin oluyor. Ama bunu yüzlerce saat kadar yapabilmek ne kadar sürdürülebilir? Veya oyuncu bundan öteye nasıl geçebilir? Oyunun competitive olması bize bunları sağlayan yegane şey. Tamamen kişisel hırslarımızla, daha iyi oynama isteğimizle verdiğimiz emek sonucunda daha da tatmin olma durumu var. Düne göre daha iyi oynama isteği oyuncuyu bir şekilde oyunda tutmaya yarıyor. Onun dışında tatminliği arttırması sebebiyle birçok skin, bıçak, eldiven de oyunda bulunuyor, açık pazar yöntemiyle ticareti de sağlanabiliyor bu eklentilerin. Oyunun içinde birçok farklı mod var. Bunlar "Competitive, Casual, Deathmatch, Arms Race, Demolition, Wingman, Flying Scoutsman, Retakes ve Danger Zone". Her oyun modu farklı koşullarla, çeşitli maplar ile oyuncuya daha farklı deneyimler sunma amacıyla oluşturulmuştur. Tüm oyun modlarını "silah var, rakiplerini öldürüyosun, kazanıyosun" cümlesiyle özetlemek de mümkündür. Oyunun fena olmayan bir özelliği de, oyuncuların kendi map, skin, çizimlerini yapabilecekleri atölyeleri olması. Bu mapler CS community'si ile paylaşılıp diğer oyuncular tarafından oylanıp oynanabilen, küçük megabyte'lı eklentilerdir. Oyuncular tarafından yaratılan skinlerse yine oyuncular tarafından oylanıp oyuna eklenecek olan yeni kasalara eklenebiliyor. Evet, kasa ve de anahtar. Oyunun kendi içindeki legal kumarı. Her skin bir kasa içerisinden çıkar, çıktıktan bir süre sonra da pazarlanabilir hale gelir. Skinler için ayrıca renklerle belirtilen bir kalite ayrımı da bulunur.

Onun dışında, CS:GO hiçbir zaman sizi üzmez, sizin ona verdiğiniz emek, karşılaştığınız oyuncular, sahip olamadığınız bilgisayar donanımları sizi üzer. Bu üzüntü anlık ve geçicidir. Ardından her competitive oyun tarzında olduğu gibi bir oyuncuyla ve/veya bir oyuncuya karşı oynandığı için oyuncunun sahip olduğu hırsla birleşen bu üzüntü, yerini sinire bırakır. Oyunda başarılı olup olmamak sinirlenip sinirlenmemekle de alakalı değildir. En başarılısı da sinirden payını alır en başarısızı da. Hatta çoğu zaman oyunu umursamayan, çoğunlukla eğlenme amacıyla vaktini geçirenler daha mutludurlar. Bu açıdan yeni başlayacak olan genç, saçı henüz beyazlamamış olan arkadaşlar için daha farklı saç beyazlatıcı yöntemler, yaşadığımız simülasyonda bence mevcut. Bu açıdan başlamamanızı değil, eğlenmediğiniz an kopmasını bilmenizi öneriyorum. Bir süredir oynayıp sıkılan arkadaşlar içinse, CS2 ile bu sıkılganlığın bir nebze dahi olsa giderilebileceğini düşünüyorum.
Oliko arvostelu hyödyllinen? Kyllä Ei Hauska Palkinto